Kimden bahsediyorsunuz?. "1400 yıl önceki adam" neden böyle bir hitaba ihtiyaç duydunuz anlamıyorum aklımdan geçen bir mazerette yok sizin adınıza. Maksat levent üzümcü ve onun gibi düşünenlere bir şeyler söylemek ise de hiç lüzumu yoktu bence; hiç yazmasaydınız keşke.!

Bizim kaybettiğimiz “peygamberin rasyonel aklı” değil!.. - II. Hele hristiyan dünyasının papazları ile İslam aleminin şeyhleri arasında ayniyet kurulması batıdan bihaber olmakla beraber İslam’ın irfan, tasavvuf geleneğinden de zerre pay sahibi olmamakla izah edilebilir. Bizim kaybettiğimiz “peygamberin rasyonel aklı” değil, yalan-uydurma diye kabul etmediğiniz Allah’ın “sen olmasaydın kainatı yaratmazdım” dediği sebebi kainat olan Allah Resül’üne duyulan “AŞK”tır.

Bizim kaybettiğimiz “peygamberin rasyonel aklı” değil!... Bize göre ilk insan ilk peygamberden beri insanoğlunun bilgisinin kaynağı “vahiy” olduğu gün gibi aşikardır. Hal böyleyken “bilginin kaynağının akıl olduğunu, doğru bilginin ancak akıl ile elde edilebileceğini” öne süren “rasyonalist” batıya karşılık, “İslam’ın rasyonel aklı” ne demek! Peygamberler olmasaydı medeniyet olmazdı, insanoğlu ağız yolun bilemezdi. Batının düşünce kalıpları ile oluşan kavramlar üzerinden İslam’ı anlamaya ve anlatmaya çalışmak tanzimattan beri devam eden kompleksli bir düşüncedir.

haklısın can bican abim. hacer hanım işte malum, felsefe başına vuruyor,o da felsefe ile bizi vuruyor..

Keçiboynuzu.... ‘yemeden içmeden masa işgal eden müşteriler’ çoğunlukta yine. Turgut Hocam habire yazıcıdan çıktı alma gayretinde. Hasan Seyre istikrarını bozmuyor. Üsame sabırla yoluna devam ediyor. Kapasiteli olduklarını bildiğim diğer yorumdaşlardan imalı göndermeler... Hacer Hanım, konu ne olursa olsun sonunda lafı kadın mevzuuna getirmeyi başarıyor. Tenkidlere ise sadece ‘gülümseyerek ve göz kırparak’ cevap veriyor. Velhasıl-ı kelam köşe geleneksel fonksiyonunu icra etmeye devam ediyor.

"allahdan başka dostlar edinme" mevzusuna yanlış yaklaşım yapılmasın 3. allaha itaatin olduğu yerde rasule itaat mutlaka vardır.bu iki taat birbirinden ayrılmaz.fakat kalplerinde eğrilik olanlar biz allaha itaat ediyoruz rasül yok ki itaat edelim,ondan geldiği söylenilen haberler yalan rivayetlerdir diyebilmekte.göğü kudreti ile bir arada tutan allahın rasulün sözlerini muhafaza edemeyeceğini düşünüyor olsa gerekler.ağzılarını eğip bükenlere itibar edip onların safsatalarına teslim olmuş ve bu teslimiyetten de ahretin cennetini isteyenlere de şaşıyorum.insanların ve cinlerin yaratılış maksatlarını unutturmaya yönelik her girişime sırt çevirmeliyiz..başkalarını yani eliaçık tarzlarını allahı sever gibi sevmemeliyiz.rasulle ümmeti karşı karşıya getirenlere sırt dönülmesi gerekir..vel hasılı kelam iman ile şüphe bir arada bulunmaz..ya şüphedesinizdir yada imanda..herkes bir yol üzerinde olabilir fakat bizlerin tercihi sırati müstakim (dosdoğru yol) olmalıdır

"allahdan başka dostlar edinme" mevzusuna yanlış yaklaşım yapılmasın 2. allah adına yani allah için yapılan dostluklarda dostun özelliği de sıralanmış 1- namazı ikame ederler :ikame ayağa kaldırma demektir..namazı ikame etmek namaz kılmakdan ayrıdır.kılınan namazı allah ve rasulünün razı olacağı tarzda kılmak demektir..2-zekatı verirler: mallarının üzerinde kirlerin gitmesi için kendi varlıklarından,varlıkları devam ettiği müddetçe yılda bir defa mallarının belli oranlarını zekat olarak verirler 3- iyiliği emreder kötülükten nehy ederler:dedi kodu gıybet yapmazlar,insanları aşağılayarak kendilerini yüceltme sevdasında olmazlar,kötü olana taraf olmazlar,iyiliği emreder kötülükten nehy ederler ve kendileri iyiliğe talip kötülüğe yüzçevirmiş olanlardır 4- allaha ve rasulüne itaat ederler:allaha itaat ediyoruz kardeşim rasulde kimmiş ukelalığına gelecek basitliklere düşmezler.

"allahdan başka dostlar edinme" mevzusuna yanlış yaklaşım yapılmasın. yani allahın yolundan alıkoyan dostlar edinmek,allahın razı olmadığı hususları emreden dostlar ve dostluklar...yani allaha rağmen,ilahlaşma hevesinde tağutlaşma hevesinde rableşme hevesinde olanların dost edilmelerinin yerilmesidir..yoksa evliyaullahın dostluğu yerlişmiş değildir,bilakis övülendir.."vel müminune vel müminati baduhum evliyau badin:mümin erkekler ve mümin kadınlar birbirlerinin velisidirler (dostudurlar) marufu emreden münkerden nehyederler.namazlarını ikame ederler ve zekatlarını verirler ve allaha ve rasulüne itaat ederler.işte onlara allah rahmet edecektir.muhakkak ki allah azizdir hakimdir."tevbe71...görüldüğü gibi allaha ve rasulüne itaat eden,allahı ve rasulünü dost edinenmümin erkekler mümin erkekleri dost edinmek zorundadır,mümin kadınlarda mümin kadınları dost edinmek zorundadır..

yasin 21. ''Sizden herhangi bir ücret istemeyen bu kimselere tabi olun, çünkü onlar hidayete ermiş kimselerdir''

sen nerden çıktın. ya hani sen ramazanın sonuna kadar yoktun hatta çok dua etmiştim ramazandan sonra da olma diyeee.....

Elin değirmenine su taşımak. Siz son yazınızda L. Üzümcü'yü haklı bir dille eleştirirken. Gerçek şeyhlere, erenlere, örneklerini verdiğiniz Kur'an ve Sünnet'i hakkıyla yaşayan hak dostlarına dil uzatıyorsunuz. Bunu Mevlana kabul etmez Yunus Emre kabul etmez İmam-ı Rabbani kabul etmez Bediüzzaman kabul etmez ve bendeniz gibi milyonlar kabul etmez. Elbette Allah'tan başka dost olmaz. Ama Allah'a dost olmanın yolunu ustalığını ne kadar biliyoruz. Sünneti layıkıyla yaşamayı ne kadar biliyoruz. Siz iyi yazı yazıyorsunuz bu yeteneği sadece okuyarak mı elde ettiniz İyi yazarlardan ustalardan hiç mi nasihatlenmediniz. Bugün Elektrik bölümünde -üniversitede- okuyan biri ile bir elektrik ustasının yanında yetişen biri arasında dağlar kadar fark var. Onlar Allah'ı sevmenin O'na dost olmanın ustası. Onlara dil uzatırken milyon kere düşünmenizi tavsiye ederim Hacer Hanım.

İslam adına hadislere "çöplük"... Kuran ve sıhhat derecesi en güçlü hadisler aynı yolla-mütevatir- günümüze kadar ulaşmıştır. Tek fark, biri lafız ve mana olarak diğerinin de mana itibariyle gelmiş olmasıdır. Sünneti tümüyle inkar eden bir kimse kendi ayağına sıkmış/inancını temelsiz bırakmış, laf olsun torba olsun kabilinden bir akideye sahip demektir.Sünneti iptal, Rasulullah'ın örnekliğini ortadan kaldırıp Kur'an üzerinde her türlü yorum işçiliğine kapı açar.Kurana istediğinizi söyletmek mümkün hale gelir,lafız dışında ittifak edilecek hiçbir şey kalmaz..Sui misal misal olmaz..Tarikat ehli bazılarının aşırılıklarını veya sapmalarını örneklendirerek "çöplük" lerin safında durmak en hafif ifadeyle ELİAÇIKlaşmaktır..Şekilde görüldüğü gibi "rasyonel akıl" üzümcüleri masum görmeye kadar götürür..Sadra şifa düşünce ve eylemler ancak sadrı temiz olanlardan sadır olur.

sayın kadir akar. muhterem,bu o kadar kolay değil malesef zira kur an merkezli islam dediğinizde taşlanıyorsunuz çünkü birileri ''onda güzel bir örneklik vardır'' ve dahi 'o hevasından konuşmaz'' ayetlerini maksadından,bağlamından ve mecraından bağımsızlaştırarak tefsir ve tevil edince..ve yine mesela imam şafi gibi ''hadis/sünnet vahiydir,kuran daki ayetler gibidir'' usul benimseyenler olunca, o da yetmedi vahiy kaynaklarına sair yollarla peygamberler dışında bir de alimleri,şeyhleri,hocaları...vb kişilere de ulaşım imkanı tanıyınca, o yetmedi bir de ıspatsız delilsiz ayrı bir bilgi kaynağı olan ilmi ledun gibi bir şey uydurulunca ...vesair de vesair. haliyle sizin kur an merkezli din algısı dediğiniz birilerinin indinde hinlik,modernistlik,zındıklık,gizli misyonerlik..gibi yaftalanıyor..sonrası malum zaten..

Levent Üzümcü haksız mı?. Güzel ve cesur tespitler. Bununla birlikte, din ve yaşam olarak neyin servis edildiğine bakmalı. Kaçımız 'sadece ALLAH yeter' diyebilecek kadar peygamberi seviyoruz? O'na atılan iftiraları, ALLAH'a yakıştırılan uydurmaları sahiplendiğimiz kadar kaçımız 'sadece Kuran' diyebiliyoruz? Kaç yazarımız din adına yazarken bu derece korkusuzca, sadece ALLAH ve sadece Kuran diyecek kadar cesaretli? Din adına servis edilen yazıların neredeyse tamamına yakını, maalesef kaynak olarak Kuran yerine çöplükleri (ALLAH adına yalan uydurulan hadisleri) kullanıyor. Kullanılan çöplükler de, Levent Üzümcü gibi arkadaşların (haklı) hedeflerine maruz kalıyor. İddia ederim ki; Levent Üzümcü vb arkadaşlar bir kez dahi Kuran'a temiz bir akılla yaklaşmamıştır. Aynen peygamberi sevdiğini söyleyen ancak ona her iftirayi mazur gören !müslüman! lar gibi...

kastı ne ise. bilmem ali kalkancılar Müslüm gündüzler olmasa gerek.çünkü onların laiklik ve din düşmanlığı yapanların elini güçlendiren birer fedai olduğu herkesçe malum.artık onların dinci olduğunu geziciler bile idda etmiyor. ama eğer kastın bizim bilip düşündüklerimizsse sana yazıklar olsun.sen özellikle avrupada bir müddet yaşadınsa bilmen lazım.artık oruç tutan,namaz kılan ve zekat veren sadece senin bu sapıtanlar olarak gördüğün şıh ve sadatlara bağlı çevreler. türkiyede laiklik adı altıda dinsizliğe karşı çıkanlarda kurtuluş savaşında insanlara dünyanın boş olduğunu haykırıp Allah için ölmek için galeyane getirenlerde senin gibi akıllılar değil o beğenmediğin şıh ve sadatlardı.şimdi sana şirk gibi gelecek ama onlarla uğraşanların Allah tarafından çarpıldığına inanıyorum .başka bir şey demiyorm.eğer akıllı sen isen biz böyle kalmaya razıyız arkadaş