başlık çok iddiasız gerçekten ama yazı dopdolu!. yazıyı okuduktan sonra yazara biraz kızdım. Neden mi? Bu kadar güzel bir yazı yazacaksın, başlığını öylece bırakacaksın! Halbuki iddialı bir başxlık kullanarak bu yazıyı yirmi otuz binlere okutabilirdiniz. yazı güme gitti diyemiyorum çünkü kaliteli bir yazarın okuru her zaman kaliteli olur mutlaka gittiği yere gitmiştir ama yine de iyi başlık iyi olurdu diyorum. Merhamet ve şefkat konusunu gerçekten de harika ve veciz bir şekilde yazmışsınız. Sizi canı gönülden kutluyorum Aybike hanımefendi. Teşekkürler.

Hasan Seyre ne anlatmaya çılışmış anlayan var mı?. Kardeşim bu nasıl yorum anlamadım. Sanki Feride yazmış yazıyı. Ne kadar anlamsız. Nurcular niye toslasın? Nurcular her anlamda rüzgar gibi esiyorlar. sen asıl ortalıkta gezinirken müslümanlık babasının tapulu malı imiş gibi salınan tatlısu müslümanlarını anlat da insanlar gerçeği görsünler. İslam hiç kimsenin tapulu malı değil. Ha çeyrek bilgilerle insanlara malumatfuruşluk yapan yarı aydınlardan da çok çekti bu millet. gönül olmayınca olmuyor işte. Tatlısu müslümanları kesrete sardı, gönül ne ola ki? ha?

Başitin rüzgarları ne fısıldar... Anamın elimden tutup, beni uzaktaki tarlanın ortasında kurulmuş uzak diyarların korkulukları olan çömenin yanına getirip, o saman yığınına hayretle bakışımın bir benzerini..şu bayanın yazısını okuyunca yaşadım...kendime..ben şimdiye kadar ne yaptımki diye sormaya başladım..tabiatın derinliklerine hiç çekinmeden daldığım halde..Görünmeyen ve seküler davranan birinin yardım elini her yerde müşahede etmek kadar güzel bir şey olurmuydu..Korkmayın sizde dalın..görevinizi yapında..Başitli Üstadınızı güldürün...

Bahrin yiğit iskenderleri olmak... bana diyeceksiniz..ya sen anladınmıki..bize önermede buluyorsunuz..otuzüçüncü söz olan otuzüç adet sözler..aslında tabiat duvarının nasıl geçileceğinin ipuçlarıyla doludur..yok çözemedik orada takılı kaldık..ilerliyemiyorsanız..tabi bilimlere ait birer projeye başlayın..moleküler, biyolojik yada kimyasal reaksiyonların içinde fani olun, sonsuzluktaki denizde kaybolun..tabiat duvarını keşfeden üstadınızın parmaklarıyla işaret ettiği bahri muhiti garbinin sahilinde duran kendinizi birer İskender farzedin.

defterde yazılı her eşyayı tarif etmek2.... Üstad müslümanın elinden tutmuş..tabiat kitabını okuyacak açıklamalarıda yapmış.bak fihristede her eşyanın ismi tek tek yazılmış demiş.korkma bu defter.yabancı değil.el değil.kafirin malı değil.işrakın tahayyülüde değil.hepimizin ortak malıdır.beytül maldır.kağıt üstünde yazılı olan bir kutsal kitabın satırlarının.alem çarşısındaki açıklamlarıdır.ispatlarıdır demiş.kendi tabiat aşığı olduğu gibi müslümanlara tabiatı sevdirmiş.daha ne yapsın büyük üstad.atomumu tarif etseydi?Nurcular tabiatı hiç anladınızmı?

defterde yazılı her eşyayı tarif etmek.... Nurcuların başarısız oldukları alanın başında tabiat duvarına çarpıp toslamalarıdır. kalmışlar orada ve ne ileri gidebiliyorlar ve nede gerideler..duvarın hemen önünde şaşkın şaşkın ne yapacaklarını bilmemenin çaresizliği yüzlerinden okunuyor..İşraküyyünlar fihristeyi ve satırları paragraflarıyla gösterebiliyorlar, sarayı fihriste olarak tarif ettikleri gibi..defterde yazılı her eşyayıda çok güzel tarifde ediyorlar..Ya nurcular bu tabiat defterinin neresindeler..Üstad onların elinden tutup tabiat duvarının

Bacım niye zahmet ettin de böyle bir konuyu yazdın ki, ne gerek vardı(!???). Kimin umurunda bu değerler. Bizim tatlısu müslümanları laiklik, demokrasi ve siyaset teraneleriyle çokça meşguller. ama iş eyleme gelence tık yok. Bu böyledir. bu ülkede çirkinlik ve güzellik maalesef olmaması yönünde tersinden ilgi görüyor. kötü yazı, kötü davranışlar, kötü insanlar, kötü meseleler... mesela bu yazıda cinsellikle ilgili bir başlık atsaydın şu an en çok okunan bölümüne girmiştiniz azizim. Gerçi bilmiyor değilsiniz. Güzel kalbiniz hep güzeli ve doğruyu yazdırıyor. Allah razı olsun can kardeş

başlık iddiasız, içerik dolu dolu bir yazı!. Sizi yazınızı okuduktan sonra bir kez daha takdir ettim. çünkü içerik dopdulu olduğu halde kışkırtıcı başlık atmamış, aksine oldukça iddiasız bir başlık kullanmışsınız. Oysa bu yazıyı herkes okumalı idi. Ancak mütevazi takılıyorsunuz. Sizi kutlarım. Bu doyurucu yazı için gerçekten hezeran teşekkürler, sevgiler efendim.

Sizi takdir ettim .... Muhterem Hocam sizi bu sütunda tanıdım ilkin ama "Hayat Gerçeğe Yürür" adlı hikaye kitabınızı dün okuyup bitirince sizin asıl sahanızın hikaye sanatı olduğunu da öğrenmiş oldum. "HÜSEYNİK" adlı hikayenizi gözyaşları içinde aynı adlı türkü eşliğinde okudum. Tek kelime ile muhtuşem bir hikaye. Arkadaşlar bu hikayeyi özellikle herkese tavsiye ediyorum. Namazlarını kaçıran insanları anlatan muhteşem bir hikaye! Bu güzel yazı için ayrıca teşekkürler Meryem Aybike Hanım. saygılar

Mabutsuz millet (2). çünkü devir bu devir ayakları var. yazıktır günahtır. bakınız millet ne hale gelmiş. Diğer yorumcu arkadaşların değindiği üzere sıbyanlar sıbyanlara tecavüz ediyor, öldürüyor. her gün bu tür hikayeler gırla. İlla bizim başımıza da gelsin ondan sonra mı hal ve çaresine bakalım beyler? Hepiniz koro şeklinde aynı teraneyi okuyup yazıyorsunuz. bırakınız Allah aşkına , Muhammed aşkına. bu millet ahlaken diplerde geziniyor. bırakın siyasetin ucuz ve geçici meselelerini. Allah hepinizden soracak. bacım teşekkürler

Merhametsiz millet, mabutsuz millet!(1). Merhametin fersah fersah uzaklara kaçtığı şu günlerde bırakınız arsız ve hırsızları ya çeyrek müslümanlara ne demeli Aybike hanım? İslamcı ayaklarıyla resmen siyaset yapan, yarım yamalak entel dantel hikayeleriyle gündemi meşgul eden sözde münevverlere ne demeli? hangi birisi anladı Bediüzzamanı ya da mevlanayı? Bana sorarsanız herkes işin siyaset ve para tarafında... bu kutlu davalara bakan sizin gibi üç dört inanmış yazar dışında elhamdülillah herkes pınarın başında testi doldurmakla meşgul.

Merhamet o da neydi ki?. Hanımefendi, siz şaşırdınız herhalde? merhamet, şefkatvs... Biz bunları dünyaya anlattıktan sonra lügatten sildik anladınız mı? İşte aşağıya ve yukarıya doğru bir yazar arkadaşlarına bak! kimin umurunda bu anlattıkların. Pervarideki tecavüzden bu zevatın da payı büyük. bu millete doğru bir şey veremeyen eğitim camiası ve yazarlar sizi allah sorgulayacak mahkemi-i kübrada. boşuna heveslenmeyen siz. siz yarattınız bu sapıklar ordusunu. Hanımefendi sözüm sana değil ama kendine yazık ediyorsun bunların arasında

Muhteşem tespitler. " Çünkü maddenin kiri ve kibri merhamet ve şefkat gibi ulvi lezzetlere zehir katmış ve insan kalbini çürütüp öldürmüştür. Modern insan yalnızdır, çaresizdir, merhamet ve şefkat fukarasıdır." Bu cümlelirinize şapka çıkarıyorum. İşte ortalık tecavüzden, hırsızdan ve arsızdan geçilmiyor abla. Sizin Kaleminize derin hürmetim var. Bu satırları yazan güzel ellerinizden öpüyorum. Saygılar.

sitenin en beğendiğim ve keyif aldığım kalemine,. hanımefendi, gerçekten de ne zaman yeni bir yazınızı okusam yeni bir şeyler öğreniyorum ve ruhumun sükunete kavuştuğunu görüyorum. Merhamit ve şefkat aslında en önemli gündemimiz olması lazım gelirken takaka meseleler yüzünden güme gidiyor. İşte bakınız pervarideki vahşete. On dört yaşındaki çocukların tecavüz ve cinayet haberlerine bakınız. İşte bu sebelerden dolayı Aybike hanım gibi yazarlar öne çıkmalı ve çıkarılmalı. çünkü düzenleyen, hatırlatan ve iyileştiren yazılar yazdıkları için. kalbi teşekkürler

Esasında bu yazıyı genç insanlara okutmalı. Bence gençlik merhamet yoksulu ve bihaber bir durumda. yanındakine asla merhamet etmeyen bir nesil yarınlarımıza nasıl sahip çıkabilir ayrı tartışma konusu ama kesinlikle şuna inanıyorum ki bu duygusal yoksulluk acilen tevai edilmeye muhtaç. Bunun ilacı da tıp hekimlerinde yok. Gönül ehli insanların sözleriyle ve yaşxantıları iyi birer reçete diye düşünmekteyim.