Neden hayallerimiz yıktın Mona?
Neden hayallerimiz yıktın Mona?
Bir kış günü Mona Rosa kurumuş bir güle mi dönüşecekti?

Yorumlar16

  • tunç asiler 12 yıl önce Şikayet Et
    mai ve siyah. bu roman bana hep müslüm gürses in jiletlik parçalarını hatırlatır. Zannediyorum yeni cumhuriyetimizin ve nesillerimizin bizden bişey olmaz biz yapamazuk edemezuklerin sebebi bu ve bunun gibi romanlardır. Nerdeee Dedem Korkut ( ki kahramanlarını 40 günde büyütür yürütürdü ve tepegözüde telef ettirirdi) nerde halit ziyanın ahmet cemili.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Nasuh BİLEN 12 yıl önce Şikayet Et
    Hz.Mevlana Mesnevi Cilt,1-111.beyitte buyuruyor:. Aşıklık,ister o cihetten olsun,ister bu cihetten...akibet bizim için o tarafa kılavuzdur.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • ismilazimdegil 12 yıl önce Şikayet Et
    SEN LEYLA'YSAN BU İÇİMDEKİ KİM?. Sen Leyla (Muazzez) isen, bu içimdeki Leyla (Mona Rosa) kim diyemiyoruz. Çünkü biz Mecnun değiliz. Onu Üstad Sezai söyleyebilir kanımca. O yüzden eleştiriyoruz. Mecnun olamadığımız için. Mecnun olsaydık "O'nu bir de benim g-özümle görün." derdik. Akrostişten dolayı kişi zaten kendisini ele verse de Mona Rosa kendisini sır perdesine kapatmıştır. Aşık gönüller açar tek başına girer o kapıdan. Muhabbetle.
    Cevapla
  • Nasuh BİLEN 12 yıl önce Şikayet Et
    Aşık Veysel'e hani mümkün olsa,gözlerini açtırmak ister misin?. "İçimde bir dünya kurdum.Onu yıkmak istemem..."İç dünyaları mahremdir.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Ahmet Ar 12 yıl önce Şikayet Et
    HAKAN TAMOKUR'A TEŞEKKÜR. Kardeş, dimağımızda pencereler açtınız, teşekkürler. Tefekkür ne güzel meziyet...
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • hakan tamokur 12 yıl önce Şikayet Et
    Muazzez Akkaya Müdafaanamesi. Herkes kanaatimce olaya yanlış açıdan bakıyor. 1. Muazzez vaktiyle Sezai'ye yüz vermemiş, onu görmezden gelmiştir. Fakat şiir gecesinde Mona Roza'yı dinleyince çarpılmış, efsaneye göre onun yanına gidip istersen nişan yüzüğümü çıkarabilirim demiş, Sezai kabul etmemiştir (geç kaldın gibilerinden). Efsane bu noktadan itibaren Muazzez'in intihar ettiğini söyler, aslında manevi bir intihardır bu, yıkılışın sembolüdür. 2. Muazzez Hanım Karakoç'u unutmamış, kendisini efsane yapan şairin ismine, çocuklarının isimleriyle akrostiş yaparak mukabele etmiştir (Sinan, Ela, Özgür'ün Z'si [bu da kolayca faş etmemek için], Ayşegül, İhsan). Çocuklarını tek tek röportajda sayması da anlamlıdır. 3. Yıllar sonra çıkıp da kayıtsızmış (Mona Rosa şiirine kayıtsız olması, şiir gecesinden bunun okunduğunu hatırlamıyor gibi yapması imkansızdır) gibi konuşması da meseleyi muğlak bırakarak bir sırrı koruma, kadınlık gururu, misilleme vs. gibi duygularla açıklanabilir kanaatindeyim.
    Cevapla Toplam 2 beğeni
  • Mai Ve Siyah 12 yıl önce Şikayet Et
    Olmamalıydı. Bir kez Sn. Sezai Karakoçu Ziyaret ettim. Mona Roza der demez lafı ağzımda bıraktı. 'Bana Mona Roza'yı sormayın bunun cevabını eserlerimi okuyunca bulacaksınız' demişti. Sorduğuma o kadar pişman olmuştum ki... Başka bir şeyde soramadım. Mona Roza Müzeyyen Akkaya'yı büyüttü ama Müzeyyen Akkaya çıktı Mona Roza'yı Küçülttü
    Cevapla
  • Ahmet Ar 12 yıl önce Şikayet Et
    İLAHİ MUHALİF. Yaptın yine muhalefetini. Güldürdün bizi. Allah iyiliğini versin e mi...
    Cevapla Toplam 3 beğeni
  • Ahmet Ar 12 yıl önce Şikayet Et
    BUZ VE ATEŞ'E ZEYL. Şunları da yazmak istedim: Muazzez Hanım bu şiiri hak etmiş miydi? Belli ki etmemiş. Peki kızalım mı ona? Bir dakika duralım. Büyük şiirin gıdası, onu hak etmeyenlerdir. Hak eden, yani şâirin aşkına tıpış tıpış koşup gelen birisi olsaydı, hak edip etmediğini sorduğumuz o şiir olmayacaktı ki... Şair o şiiri yazdıran iç gerilimi duymayacaktı. Bu takdirde şiir ya hiç olmayacak ya da değerinden çok şey kaybederek neşv ü nema bulacaktı. Terazi kefesi gibi... Berikinin yükselmesi için öbürünün alçalması lâzım. Veysel konuşsun: Güzelliğin on par'etmez/ Şu bendeki aşk olmasa/ Eylenecek yer bulaman/ Gönlümdeki köşk olmasa... Ama şiirin sonunda da şöyle demekten kendini alamaz: Anılmazdı Veysel adı/ O sana âşık olmasa... Bu hâller başka hâller vesselam.
    Cevapla Toplam 5 beğeni
  • muhalif 12 yıl önce Şikayet Et
    mecburen. İki gündür yazmayayım diyorum ama yok, dayanamadım. Ya hu aşık olan Üstad, aşık olduğu hanım Muazzez hanım. Kadın şöyleymiş böyleymiş, yok aşka bu şekilde mi karşılık verilirmiş, yok buzmuş, soğukmuş. Size ne ya hu? Asıl bu acaip yorumlar Üstadı incitiyordur. Siz Muazzez hanımı O'nun gözü ile görebildiniz mi hiç? Kadıncağızın ne günahı var, onun gönlü de eşine kaymış demek ki. Her aşık kavuşacak diye kanun mu var. Yarın bir gün kızlarınız "ben şunla evleneceğim "deyince görürüm sizleri. O zaman aman yabancı ile evlenmesin diye, ne fırtınalar kopar. İnsaflı olun biraz lütfen
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • Nasuh BİLEN 12 yıl önce Şikayet Et
    Bu yazının ifadeleri. İçimdeki külleri açınca gözlerimi ıslattı.Sevgiler hep temiz kalsın.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Ahmet Ar 12 yıl önce Şikayet Et
    BUZ VE ATEŞ!. Mona Rosa ateşti... Muazzez Hanım ise meğer buzmuş. Koca üstad! Seni şimdi daha iyi anlıyorum... Bu kadar hissiz bir kadın karşısında çılgınlar gibi şiire koşmaz da ne yapar insan? Bu şiiri bu kadar âteşîn kılan Mona'nın buz gibi soğukluğundan başka ne olabilir? Mona, beklendiği ve ümit edildiği gibi sımsıcak olsaydı, bu şiirin alevi düşecekti. (Muazzez Hanım'ın fıtratı buymuş; bir hakaret kastımız yoktur) Meryem Hanım, adeta mülakatı okuyup bitirdiğimde içimden geçenleri okumuş da yazmış; teşekkürler.
    Cevapla Toplam 5 beğeni
  • tunç asiler 12 yıl önce Şikayet Et
    translator.. Halt etmişim Azizim. Zaten yazmışsın sen :)
    Cevapla
  • tunç asiler 12 yıl önce Şikayet Et
    translator.. Azizim Mihriban Abdurrahim Karakoç un Sezai Karakoç un değil ? Bilginize...
    Cevapla
  • demokrat 12 yıl önce Şikayet Et
    Harika bir yorum. Kendimi buldum.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat