"Hasta simülatörü" ile mesleki deneyim kazanıyorlar
GÖKHAN YILMAZ - Bülent Ecevit Üniversitesi (BEÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi öğrencileri, hasta simülatörüyle yaptıkları çalışmalar sayesinde tedavi yöntemlerini uygulamalı şekilde öğrenerek tecrübe sahibi oluyor.
"Multidisipliner Simülasyon Laboratuvar Projesi" kapsamında fakülte bünyesinde kurulan ve 400 bin liraya mal olan simülasyon laboratuvarında uygulama yapan öğrenciler, mesleğe daha donanımlı ve deneyimli şekilde adım atıyor.
BEÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekan Vekili Prof. Dr. Sevim Çelik, AA muhabirine yaptığı açıklamada, eğitimde kaliteyi devam ettirebilmek ve öğrencilerin hastane öncesi sıkıntılarını azaltabilmek amacıyla yeni teknolojilerin kullanılmaya başlandığını, bunlardan birinin de bilgisayar destekli simülasyon sistemleri olduğunu söyledi.
- "Senaryolar üzerinden deneyimliyorlar"
Öğrencileri bu sistemden faydalandırmak istediklerini belirten Çelik, "Konuyu rektörümüze açtığımızda bizlere, 'Bir proje hazırlayalım ve gereken neyse yapalım.' diye talimat verdi. Biz de en kısa sürede proje hazırlayarak, gerekli alt yapı olanaklarımızı oluşturduk. Proje dahilinde de laboratuvarımızı tamamladık. Şu an öğrencilerimizin eğitiminde kullanılmaya başlanmış durumda." diye konuştu.
Çelik, hastane öncesi süreçte kaliteli eğitimleri devam ettirebilmeyi, hasta güvenliğini koruyabilmeyi ve öğrencilerin sıkıntılarını en aza indirebilmeyi hedeflediklerini anlatarak, şunları kaydetti:
"Öğrencilerimiz hastayla ilk karşılaştıklarında çok büyük stres yaşıyor. Dolayısıyla öğrencilerin bu anksiyeteli süreçlerini en aza indirgemek için simülasyonlar oldukça faydalı. Öğrenciler burada hastalık süreçlerini senaryolar üzerinden deneyimliyor ve gerekli müdahaleleri gerçekleştiriyor. Hastayla karşılaştıklarında en üst düzeyde öğrenmiş olarak bu bilgi ve tecrübelerini hastaya aktarmış, en az hatayla bu uygulamayı gerçekleştirmiş oluyorlar."
- "Hastaya en yakın model"
Laboratuvarın 400 bin liraya mal olduğunu ve simülatörün yanı sıra monitör, şok cihazı, acil arabası, kalp ritmini izleme cihazı, sonda, yapay solunum cihazı ve buna benzer yoğun bakım ünitesinde bulunan her türlü cihazın laboratuvarda mevcut olduğunu vurgulayan Çelik, 3G özelliği sayesinde simülatörün uzaktan yönlendirebildiğini kaydetti.
Prof. Dr. Çelik, simülatörün hastaya en yakın model olmasından dolayı göz kırpma, gözlerinin ışığa cevap verebilmesi, hastalık durumunda anormal soluk alıp verebilme, idrar çıkışı yapabilme, kanama, kalp seslerini dinleyebilme, terleme, ağız ve burun salyası, tansiyon ölçme, göğse tüp takılabilmesi gibi girişimlerin gerçekleştirebildiğini anlattı.
Dört üniversitede daha mevcut olan bu en üst düzeydeki teknolojiye sahip olmaktan duydukları memnuniyeti dile getiren Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Simülasyon sistemleri ülkenin her yerinde var. Yalnız bu üst düzeyde, ilaç okuma sistemli ya da hastaya en yakın model olabilecek simülatöre, 5. üniversite olarak sahip olmuş durumdalar. Bunun ayrıcalığını yaşıyorlar. Miktar olarak da maliyetli bir laboratuvar. Öğrenciler en üst düzey model simülasyon sistemiyle çalışmış olmanın verdiği bilgi ve tecrübeye sahip olacak. Kaliteli hasta bakımı vermiş olacaklar. Bizler mezunlarımızı alanda ön planda görmüş olacağız. Bu da bizim için gurur verici bir olay diye düşünüyorum."
Simülasyon sistemiyle üniversitenin sadece kendine değil, bölge halkına da faydalı bir alan oluşturacağını kaydeden Çelik, bölge halkının sağlık eğitimlerinde, üniversitede açılan sertifikasyon programlarında, iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerinde de bu simülasyon laboratuvarından yararlanılabileceğini sözlerine ekledi.
- "Hata yapma şansımızı azaltıyor"
Hemşirelik bölümü 3. sınıf öğrencisi Rümeysa Birkanım (22) da laboratuvarın kendileri için yararlı bir uygulama alanı olduğunu belirtti.
Teorik bilgiyle mezun olduklarını anlatan Birkanım, "Ancak her zaman uygulama fırsatımız olmuyor. Dolayısıyla bu laboratuvar sayesinde çok sayıda uygulama fırsatımız oluyor. En önemlisi hata yapma şansımızı çok daha azaltıyor. Böylece hem kendi stresimizi azaltmış oluyoruz hem de daha tecrübe sahibi oluyoruz." diye konuştu.
Aynı bölümde eğitim gören Büşra Çakar (23) ise 3 yıl boyunca staj yapma şansı bulduklarını ama yoğun bakım ünitesini göremediklerini anlatarak, laboratuvar sayesinde hangi vakalarda neler uygulanacağını ve stresli ortamlarda nasıl davranmaları gerektiğini öğrenme imkanı bulduklarını söyledi.
Öğrencilerden Gizem Saraç (22) böyle bir fırsata sahip oldukları için kendilerini şanslı hissettiklerini dile getirerek, bu imkanları sağlayanlara teşekkür etti.
YORUMLAR