AK Parti Yeniden Meydan Okuyacak

  • GİRİŞ27.09.2024 09:11
  • GÜNCELLEME27.09.2024 09:11

Birkaç haftadır bu konuyu yazıyorum.

AK Parti’deki yeni dönemin kodlarını Türk medyasında ilk kez ve ayrıntılı olarak bu satırlardan okudunuz.

Bugün ayrıntıları biraz daha artıracağım.

Yenilenme ve değişimin koordinasyonunu AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir’in yapacağını daha önce yazmıştım.

Geçen hafta da AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Teşkilat Başkanı Erkan Kandemir ile kapsamlı bir görüşme yapma imkânı buldum.

Aklıma takılan birçok sorunun cevabını aldım.

Aldığım cevaplardan sonra edindiğim kanaatleri de sizinle paylaşmak istiyorum.

AK Parti yeni dönem için kolları sıvadığı bu dönemde; geride bıraktığı 23 yıllık hikayesinin sadece Türkiye’yi değil, dünyayı dönüştürebilecek bir iddiaya sahip olma özelliğinin önümüzdeki dönemde de devam etmesini sağlayabilmek için samanlıkta iğne arar gibi çalışıyor.

Bu noktada eksiklerin giderilmesi, herkesin dünden daha fazla katkı sunabilmesi adına çalışmalarını sürdürmesine yönelik bir bakış açısına sahip olunduğunu gözlemledim.

Tabi yenilenme ve değişim derken kongre süreçlerinde AK Parti’nin fırsatları olduğu gibi riskleri de var.

Parti içerisinde sayısı çok fazla olmasa da kongre sürecini ‘ertelenmiş kavgaların’ ringine dönüştürmek isteyenler de var.

Buna müsaade edilir mi?

Pek sanmıyorum.

Çünkü bu tehditlerin farkında olabilecek siyasi tecrübeye sahip yöneticiler olduğu gibi, Türk siyasetinin en tecrübeli ismi Recep Tayyip Erdoğan partinin genel başkanı pozisyonunda…

Buna müsaade edilmeyecektir.

Toplumun büyük bir bölümünü oluşturan, AK Parti’ye bugüne kadar en az bir kez dahi oy verenlerin gözünü iktidar partisine çevirdiği bir süreci de yaşıyoruz esasen…

İnsanların AK Parti’ye kızarken dahi sorunlarına çözüm bulma umudunu yine AK Parti’de aradığı bir gerçek...

Yani toplum AK Parti’den umudunu kesmemiş durumda…

Bence bu umudu taşıyan bir partinin sorunlara çözümü daha hızlı gerçekleştirmesi gerektiğine dair oluşan beklenti, bu kızgınlığı da artırıyor.

‘Peki AK Parti bunun farkında mıdır?’ diye sorabilirsiniz.

İlginç bir şey öğrendim.

AK Parti, Türkiye’nin her yerinde her mahallesinde her noktasında teşkilat üyeleri var.

Türkiye’nin en büyük sivil toplum kuruluşu…

11 milyon 500 binden fazla üyesi var.

Konuşturmak istediği bir konuyu Türkiye’nin her tarafında konuşturabilecek bir mekanizma…

Bu önemli bir avantaj ancak doğru kullanılamadığında da ‘en büyük risk’ olarak karşımıza çıkabiliyor bence…

Öğrendiğim ve ilginç bulduğum şey bu değil tabii ki…

AK Parti Genel Merkezi’nde Teşkilat Başkanlığı’na bağlı olarak çalışan yaklaşık 160 kişilik bir ekip varmış.

Bunun yaklaşık 100 kişisi AK Parti’nin tamamen teşkilat organizasyonu içerisinde görev yapan isimler…  

Yani mevcut milletvekili veya eski milletvekillerinden oluşan, her ilden sorumlu birkaç kişi var.

Bölge sorumluları var…

Bunlar zaten biliniyor …

60 kişilik de ‘gizli müfettiş’ ekibi varmış.

Bu ekip ihtiyaca göre; illerin, ilçelerin ölçeklerine göre sahaya gönderiliyormuş.

Örneğin Balıkesir merkez ilçelerinde bir değerlendirme yapmak isteniyorsa; partinin yaptığı klasik değerlendirmenin yanında oraya farklı zamanlarda, farklı isimleri birbirlerinden habersiz gönderiliyor.

Gizli müfettişlere; “Sen şu camide namaz kılacaksın, cemaatle sohbet edeceksin. Otobüs duraklarında vatandaşla görüşeceksin. Partiden geldiğini de söylemeyeceksin.” deniyor.

Birbirinden habersiz bölgeye giden müfettişlerin raporları yan yana koyuluyor.

Eğer raporlar örtüşüyorsa sokakta havanın ne olduğu da anlaşılmış oluyor.

Örtüşmüyorsa farklı kişiler yeniden aynı bölgeye gönderiliyor.

AK Parti, sokakta neler konuşulduğuna dair aslında her şeyi biliyor.

Yani sorunların farkında…

Çapraz kontrol metoduyla; teşkilatta görev yapanların, belediye başkanları ve milletvekillerinin performansları da bu yöntemle ölçülüyor.

Ekonomi başta olmak üzere, adalet ve diğer konularda toplumun ne hissettiğini bilen bir parti de buna yönelik proje ve faaliyetleri hayata geçiriyordur diye tahmin etmek çok da zor değil.

Aksi durumda iktidarına devam etmek istemiyor gibi bir sonuç karşımıza çıkar.

Özellikle ekonomide yaşanan ciddi sorunlar, 2025’in Nisan ayından itibaren ağırlığını hafifletmeye başlayacak.

Yani makro göstergelerdeki olumlu hava milletin cebine de yansımaya başlayacak.

Bir başka deyişle; sıkılan kemerlerin neticelerini 2025’te almaya başlayacağız.

Ekonomi açısından eğer karşımıza başkaca bir felaket, pandemi veya savaş çıkmazsa; ‘2025, 2024’ten daha iyi, 2026 ise 2025’ten daha iyi bir yıl olacak.’

Bu gelişmeler de AK Parti’deki yenilik ve değişimlerin daha görünür ve hissedilir olmasına büyük bir katkı sağlamış olur.

Bana göre AK Parti’de yenilemesi gereken bakış açılarından biri de AK Parti teşkilatlarındaki defansif yaklaşımlar…

Yani saldırılara, yalanlara ve dezenformasyonlara yanıt verme durumu belki 22 yıllık iktidar olmanın verdiği bir refleks olabilir ancak sosyolojinin değişimini de göz önünde bulundurarak bu yaklaşımın da değişmesi gerektiği aşikâr.

Sanıyorum yeni dönemde bu bakış açısı da değişecek.

Sürekli kendisini izah etmekten daha öteye geçecek bir süreç bizi bekliyor.

Aslında Erkan Kandemir ile birçok konuyu konuştuk ama birkaç cümle ile yazıyı tamamlayacağım.

AK Parti, sandıktaki sonucu ilmek ilmek analiz eden bir parti…

Rakipleri bu konuyu çok ciddiye almalı.

AK Parti, Türkiye’deki bütün seçmenlerinin siyasal davranışlarını çok iyi bilen bir parti.

Bu davranışları da rasyonel verilerden elde ediyor.

İyi matematikçi bir parti…

Önümüzdeki genel seçime dair şimdiden ciddi bir hazırlık yapıldığını gördüm.

2023 seçimlerinde Cumhurbaşkanlığı seçimini ve meclis çoğunluğunu kaybedecek denen Cumhur İttifakı’nın nasıl bir sonuç alacağı da seçim öncesinde Erkan Kandemir’in Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a verdiği raporda nokta atışı tespit edilmiş.

AK Parti seçmeni de gözünü AK Parti’ye dikmiş hem kendi hayatındaki olumlu gelişmeleri hem de partideki yenilikleri merakla bekliyor.

Ben de 2025 Nisan ayında gerçekleşecek AK Parti kongresinden nasıl bir yenilenme olacağını merakla bekliyorum.

2025’in Nisan ayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, muhtemelen yeni bir meydan okumayla karşımıza çıkacaktır.

Yorumlar56

  • misafir 2 saat önce Şikayet Et
    bu kadar suç kayıtlı insanların serbest gezmesi akp ye zarar veriyor. Çözüm mecliste acilen ceza infaz yasası değişmeli adli kontrolle serbest bırakılma kaldırılmalı vekiller vicdanen acele edin.
    Cevapla
  • ERDO61 2 saat önce Şikayet Et
    Sayın Ferhat bey, Ak parti Eyt ve özellikle memura verilen seyyanen zam yüzünden gelir adaletsizliğini ayyuka çıkartması ve ekonomiyi batırmasından dolayı yerel seçimleri kaybetmiştir. Bir çalışan 17.000 tl. Kazanırken digeri sırf devlet memuru diye 50.000 tl. Kazanamaz. Ak parti kendi ayağına sıkmıştır. Bu durum düzelmedikçe benim gibi milyonların da bakışı değişmeyecektir.
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Samimi 2 saat önce Şikayet Et
    İyneyi kendimize batırdığımızda üstesinden gelemeyeceğimiz hiçbir engel yoktur.
    Cevapla
  • Halil 3 saat önce Şikayet Et
    Yerel seçimlerde emekli oyunu anamualefete verdi veya sandığa gitmedi..??? Seçimlerinden önce çarşıd-pazarda kulak misafiri olduğun emekliler şöyle bir şey söylüyorlardı “çalışan memura verdiği 8000 tl’ lik zammı, yarısını emekliye, yarısınıda çalışana verseydi, kimsenin gönlü kalmazdı” diyorlardı. Şimdi emekliyi tekrar kazanmak için Reisin yılbaşında bir müjde vermesini bekliyor..
    Cevapla
  • berk berkcan 3 saat önce Şikayet Et
    akp eskı gunlerıne donmesi için 1,zengınlerın vergılerını affetmeyıp gerı vergılerı alması 2,adalet için ıyı hal. infaz yasası hukmu gerı bırakma kaldırılmalı..3 ruhsatsız silah bulundurma ve ates etmek 4 yıldan baslamalı terorıst muamelesı yapılmalı. 4,,,,,memura seyyanen para verılıp emek
    Cevapla Toplam 3 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat