Barbar Beyaz Türk Baharı!
- GİRİŞ04.06.2013 08:49
- GÜNCELLEME04.06.2013 08:49
Ölmüş anasına, kendisine an avrat sövülüyor. Yüzde 25-35 lik bir kesim hınç ve kin dolu. Fakat bu kin, küfür ve yakıp yıkma yüzde 50 oy vermiş ve hatta vermemiş olan halkı da inanılmaz derecede tahrik etmeye başladı.
Bizi hiçe sayan, yine başörtülü kadınlara saldırmaya başlayan (zaten bu saldırılar hiç bitmemişti ama azalmıştı) Barbar Beyaz Türk'ler her yeri yıkmaya, yakmaya başladılar.
Belki haklı bir davada haksız olmak buna denir sanırım!
Aaa! Daha dün Başbakana özel hayatı için mektup yazmış Oktay kaynarca da gezi parkındaymış.
Standa gelip kitaplarımı incelemiş Başbakanımızla bile fotoğraf çekilmedim ki ondan hiç bir şey de istemedim. Aman ne kadar iyisin diye de hiç yalakalık yapmadım. Kitaplarımı incelerken onu kendi haline kendimi kendi halime bıraktım.
Ama Enteresanlar yani! Herhalde Oktay Kaynarca eşini rahat dövebilmek için özel hayat kanunu istiyordu kıymetli Başbakanımızdan. Bilseydi Başbakan, Oktay Kaynarca'nın yüzüne bakmazdı herhalde.
Neyse konu çok çetrefilli… Dış faşistler, iç faşistler, el ele kolkala onu anladık üç günde...
Birikim varmış? Neyin birikimi? Gayet güzel an avrat küfrediyorsun, yakıp yıkıyorsun, başörtülü kızları bir kaşık suda boğmak istiyorsun; tüm faşist özgürlüğünü sonuna kadar kullanıyorsun. Face de, orda burada, sosyal medyada Başbakanın anasına da mıhına da tıkına da her yerine vuruyorsun; sövüyorsun, parti binalarını ateşe veriyorsun. En edepsiz, en küfürbaz şekilde…
Peki, 80 yıllık birikimi olanlar ne yapsın? Sizin gibi mi yapsınlar? Yapmadılar halkın ayağına gittiler, halka ve Hakka inandılar. Hadi sizin kadar şımarık, hadsiz olmasalar da; bir şımarıklık, iktidar sarhoşluğunda da olsalar; bu iktidar yine Halka ve Hakka güveniyor…
Üstelik sizin gibi “ölü sevici” hiç değiller. Dört günde birkaç kişi ölse de ordu darbe yapsa hükümet istifa etse diye ettiğiniz duaları alenen gördük.
Ama işte öldürmeyen Allah işte öldürmüyor!
Yaptığınız eylem artık faşist bir eylem olmuştur. Yüzde elliyi tava tencere ile hiçe sayıp hükümet düşüreceğinizi sanıyorsanız aldanıyorsunuz. Yüzde elliye verdiğiniz kaygı sizin aleyhinizde olur.
Oysa hiçbir parti lideri, parti beni ilgilendirmedi ama o kadar yalan yanlış insanları tahrik edip küfrediyorsunuz ki face hesabımı en çok nefret ettiğiniz başörtülülerle ve o başörtülülerle resmi olan Başbakanı koydum.
Kendi resmimi daima tercih ederim ve koyduğum bu resmi kendime yabancı bulsam da yüzde elliyi hiçe sayanlara inat koydum. Yüzde elliyi, hükümeti tencere tava ile devirmeyi arzu edenlere karşı koydum.
Demokrasiyi hiçe sayanları, yüzde yetmiş beşi ezenlere karşı koydum.
Şimdi, safları sıklaştırmak, insanları radikalleştirmek istiyorsanız ne ala!
Herkes tedbirini alır. Hiç kimse saftirik değil!
Eski Türkiye hiç değil burası!
Ben bile iki günde yüz bin kişi toplarım. Yani mesele buysa!
O zaman akıllı olmak lazım.
Tamam, kabul Başbakan maalesef son zamanlarda otoriter dil kullanıyor. Ben de hoşlanmıyorum. Daha müşfik olmasını tercih ederim. Ama bu kendi faşistliğinizi bir meşrulaştırma aracı olmamalı.
Nasuh Mahruki gibi adamlar çıkıp başörtülülerin en çok uğradığı merkezlere söyleşi yapmaya geldiğinde başörtülü kızların gözlerinin içine nefretle bakarak “Türbanlılar da arttı” diyemesin.
Bizimkiler de “şortlular arttı” diyemesin.
Var mısınız kendi içimizdeki tüm faşistleri eritelim. Onların zihinlerini çok daha demokratik, çoğulcu bir duruma yönlendirelim. Ama karşılıklı…
Var mısınız?
Hacer Aydın - Haber 7
aceraydin@hotmail.com
https://twitter.com/hacer_aydn
Yorumlar18