Devlet Bahçeli’ye açık mektup!
- GİRİŞ18.08.2015 08:28
- GÜNCELLEME18.08.2015 08:33
Gecenin karasını, gündüzün ak ellerine teslim ettiği bir seher vaktinde hiç uyumamış bir vatansever olarak kahrımdan, kederimden ve dahi öfkemden ölmek üzereyim.
Kederimden ölmek üzereyim zira büyük bir hayal ve gönül kırıklığı içindeyim. Boşa doldurdum dolmadı, doluya koydum olmadı kabilinden bir çaresizliğin ve hiçliğin kıyısında dolaşmaktan uyuyamadım.
Gözyaşlarım sebil oldu.
Çünkü bunu sizden ummuyordum!
Sizi henüz on dört yaşlarında bir genç kız iken Töre Dergisiyle tanıdım. Makalelerinizi o yıllarda anlayarak okuyamasam da takip ediyordum. Kimler yoktu ki o dergide? Emine Işınsu, Taha Akyol, Dündar Taşer, Erol Güngör, Abdurrahim Karakoç, Y.B. Bakiler, Yağmur Tunalı, İskender Öksüz ve Siz!
Sonra düşüncelerim olgunlaştı. Türk - İslam ülküsüne inanmış bir genç kız olarak fikirlerim bu isimlerin yazılarıyla olgunlaştı. İlk oyumu MHP’ye vermenin sevincini hiçbir zaman unutmadım!
Ben üniversitede iken siz genel başkan oldunuz. Ben o vakitler bulunduğum ilin Ülkü Ocakları dergisinin editörüydüm. Ve 28 Şubatlı seneler başladı. Sizin ortağı olduğunuz DSP hükümeti zamanında yaşadığımız zulümden dolayı bir yemin ettim ve o tarihten bu yana MHP’ye oy vermiyorum!
Sekiz aylık hamile bir kadın iken gittiğim devlet kurumunda milli görüş çizgisinden gelen eşimin üzerinden benim zulme uğratılmam karşısında başvurduğumuz MHP’li vekil ağabeylerin hiçbir şey yapmaması hatta o bakanlık bizde değil gibi bir de mazeretler ileri sürmesinden kırılan kalbimi bir daha tamir edemedim!
Ve Ak Partili yıllar başladı.
Bu kez gittiğimiz yerlerde durum bambaşkaydı. Her şey lehimize dönüşmüş, kırılan kalbimiz bu devirde tamir edilmişti. Size Ak Partiyi savunmak için bu mektubu yazmıyorum.
Geçmişte sizlerin hatalarınız olduğu gibi Ak Partinin de vardır ve doğaldır.
Sizin dört maddenizin içindeki “Çözüm” maddesine bendeniz de başından beri karşı çıktım. Bu büyük bir hataydı. Belki iyi niyetli başlanmıştı lakin bizim devlet anlayışında teröristle müzakere etmek yoktur! Devlet ancak başka bir devletle çatışmasızlık, savaş gibi kavramları tartışabilir! Diye öğrenmiştik sizlerden.
Bir yönetim ve öngörüsüzlük hatası oldu.
Lakin olan oldu.
Güneyimiz elimizden çıkmak üzere...
Bir ayda elliye yaklaşan şehitlerimizin acısı yüreğimizi dağlıyor.
Hain güruh hergün bir ilde veya ilçede “özerklik” ilan ediyor! Şehirler bir savaş meydanına dönüşmüş durumda. Bunlar neden erken görülmedi, neden önlem alınmadı diye kahrımızdan günde bin kez ölüyoruz elbette! Hâlbuki Üstad N.Y. Gençosmanoğlu’nun bir şiiri vardı hani, Türk Töresinde ihmalkârlık olabilmezdi:
“İç Oğuz’da Dış Oğuzda
Sözün sonu Baş Oğuz’da
Hanlar Hanı Bayındır Han
OLABİLMEZ! Dese bir an
UÇABİLMEZ! Kuş Oğuzda!”
Oysa ne hain kuşlar uçmuş engin göklerimizde!
Ne yazık ki ülke şu an son yüzyılda hiç görmediği büyük bir kaosun içinde. Türk milleti son kurtuluş savaşının arifesinde... Başbuğların her türlü tartışmayı bir kenara bırakıp Büyük Türkiye için bir araya gelmesini bekliyordum.
“Siyasette muhabbet hepsi yalan palavra
Doğru sözü Kültegin kitabesinde ara!
Diyen Atsız hiç de haksız değilmiş! Orhun Kitabelerinde işaret edilen noktadayız şimdi. Atatürk’ün Gençliğe Hitabede işaret ettiği yerdeyiz! Zordayız!
Bu ülkeyi sevmeyen her cinsten hainin güzel ülkemde cirit attığı ve sarmaş dolaş olduğu şu zor zamanlarda kurulacak hükümetin içinde olmanıza bendeniz kesin gözüyle bakıyordum! Çünkü “Biz sırtımızı PKK’ya dayıyoruz” diye haykıran hain güruhun hükümet olmasını siz de istemezsiniz sanıyorduk Hocam!
Kahraman askerimize, polisimize silah çeken kimseler şimdi bakan olacaklar, müsteşar olacaklar, genel müdür olacaklar ve polislerimiz, valilerimiz onlardan talimat alacaklar!
Öyle mi?
Biz Türk Milleti, bu sözde demokrasi sillesini sineye nasıl çekeriz Hocam?
ÖZELLİKLE SİZ, BUNU SİNEYE NASIL ÇEKECEKSİNİZ?
Tarih bunu nasıl yazacak?
Türk Halkının yüzde 52’sinin oyuyla seçilmiş ve bu ülkeye ömrünü vermiş Cumhurbaşkanımıza kızgınlığınız ve öfkeniz vatan sevgisinden büyük mü?
Medyanın dedikodularıyla devlet olunmaz!
“Dedem Korkut der ki: evet
Vardır düğün dernek davet
Fakat Oğuzlarda DEVLET
Olmaz dedi kodu ile!”
Yolsuzluk, arsızlık, hırsızlık varsa ve kim yaptıysa ona lanet olsun diyoruz!
Bunların hiç biri bu katil hainlerin bakan olmasından, hükümet olmasından daha kötü değil! Zira bu durum direkt devletin ve milletin bekasıyla ilgilidir!
Biz sırtını PYD, PKK gibi terör örgütlerine dayamış bakan istemiyoruz!
Bunu bize yaşatmayınız Sayın Devlet Bahçeli!
Lütfen!
Meryem Aybike Sinan/Haber7
Twitter:@aybikesinan
Yorumlar6