Tamahkârlıkta sınır tanımıyoruz!

  • GİRİŞ09.11.2012 09:17
  • GÜNCELLEME09.11.2012 09:17

Zaten bizim Koca Yunus'a ait bu manalı sözleri bilmeyenimiz de yoktur. Görünüşte, herkes bilir, söyler, anlatır ve hatta birilerine gözdağı bile verilir…

Ancak artık bu sözü manasıyla bilen ve düşünen kaldı mı şüpheliyim. Şu son yıllarda gerçekten de öyle tuhaf, öyle anlaşılmaz ve öyle öfkeli ve tamahkâr insanlar olduk ki gözümüz bu dünyadan bir adım ötesini görmediği gibi mana boyutunu bir saniye düşünenimiz kaldı mı artık şüpheliyim.

Bendeniz derin bir hayal kırıklığı içindeyim ne yazık ki!

Şükür ipini elinden bırakıp dünya malına meyleden, tapan ve maddeyi amaç edinen insan artık öyle bir boyuta geldi ki tamahkârlıkta sınır tanımaz oldu. Şükür, zikir ve fikir boyutunu bıraktığımızdan beridir yüzümüz gülmüyor, kalbimiz mutmain değil, huzurlu değiliz, kalbimizde inşirah esintileri sönmüş,  yalnız ve bir başımıza kalmışız!

Herkesin merkezinde artık sadece kendisi var. Bir ego patlaması yaşanıyor ki kimsenin kimseye eyvallahı yok. Birine kızdığımız an ilk yaptığımız şey onu kaldırıp atmak oluyor. Durmadan terk ediyoruz, hayatımızdan çıkarıyoruz birbirimizi. Ne acı kahve, ne kırk yıl, ne de dostluk kaldı.

Adam karısına kızıyor kaldırıp atıyor pardon öldürüp atıyor! Delikanlı, kız arkadaşına kızıyor veya şüpheleniyor onu yok etmek için her türlü yolu deniyor.  Kadın kocasına kızıyor veya darılıyor evini ve çocuklarını terk ediyor, ya da başka yerlere sarkıyor. Komşu komşusuna kızıyor selamı sabahı kesiyor.

Birisi birisine kızıyor hemen hakaret ve küfür yağdırıyor düşmancasına. Birinin düşüncesi hoşuna gitmiyor, saldırıyor onu sindirmek ve vazgeçirmek için. En ağır, en ağza alınmaz, en çirkin fiil ve davranışları sergilemekten artık kimseler gocunmuyor. Hadsizlik gerçekten de çok önemli bir mesele İslam dünyasında.  Hiç kimse haddini bilmiyor!

İnsanoğlu eşyadan daha çabuk bozuluyor ve tükeniyor ya da tüketiliyor!

Eşyanın bari tamir edeceğimiz, yeni baştan onaracağımız bir yönü ve şansı var. Peki ya insan, kırılınca, tükenince, tüketilince, araya mesafeler konunca, terk edilince, haksızlığa uğrayınca ne yapacak? En azından bu dünyada ne yapacak?

Eskiler “ Allah'a havale ettim seni” der çıkarlardı işin içinden. Bilen için düşünen için bu ne güzel bir temennidir, bu ne güzel bir içsellik ve inanıştır! Şimdi Allah'a havale etmek yerine kendisi işini görmeye, can almaya, ceza vermeye yeltenip hem dünyasını hem ahretini mahvedip kendini bitiren ne çok insan var.

Öyle ki beddua bile etmeyip sadece Allah'ına güvenen o salih müminlerin ne büyük ve içten bir sevgileri vardır ki kendilerine haksızlık edene bile beddua etmeyip Mahkeme-i Kübra'ya kadar bir sabır ve sebat makamında beklemeye alırlar ruhlarını ve akıllarını.

Beddua bilmem güzel Mevla'ya saldım ben seni”

Diyen halk türküsü ne kadar anlamlı ve manidardır!

Bugünün Müslümanları dünün inançlı olup kendi dünyalarında sade bir yaşantıyı seçmiş olanlara burun kıvırıp ortalığı toza dumana katsalar da farkında olmadan fiil ve eylemleriyle ne tür bir tahribata sebep olduklarının farkında bile değillerdir. 

Dünya dünün insanlarına da bugünün insanlarına da kalmayacak.

Bu dünya için kılıktan kılığa giren, el etek öpen, ikbal için rüzgârgülü gibi durmadan dönen, rakkaseler gibi dans eden insanoğlu gözlerini ötelere kapamış ve tamamen bu dünyaya odaklanmış olmalı ki toplumsal problemlerimiz hızla artıyor. Kısa bir zaman diliminde sadece cinsel suçlarda yüzde 400 oranında bir artış varsa hali pür melalimiz SOS veriyor demektir.

Madden zenginleşip, manen fakirleşiyoruz!

Koskoca İslam dinini üç beş başlık ve mercek altına alıp geriye kalan binlerce kural ve kaideyi görmezden gelen ve dini babasının malı zanneden bir tip var ki en çok da onlara acıyorum galiba! Küfür dersen, hakaret dersen,  haksızlık dersen, kul hakkı dersen onlarda; adalet, fazilet dersen, erdem dersen, irfan dersen, merhamet dersen “onlar ne ola ki” kabilinden yüzünüze bakan ve azı dişlerini ardına kadar gösteren böylesi tiplere gerçekten de çok acıyorum. Yazık!

İnançlı insanın diğer insanlardan bariz farkları olurdu eskiden. Dürüst, ağırbaşlı, edepli, usturuplu, güvenilir, erdemli, ilim ve irfan sahibi, hürmetli, ağzına sahip çıkan, adaletli ve merhametli olurdu. Oysa şimdiler de ne yalan söyleyeyim kimsenin kimseden bir farkı kalmadı benim gözümde. Çirkinlikte, küfürde, edepsizlikte, adaletsizlikte, güvenilmezlikte, ihanette hepimiz biriz, birbirimize benzedik ve aynileştik ne yazık ki!

Bu dünya denen çirkin rüyadan uyanmamız gerek. Kendimize dönmemiz, asıl yurda dönüş hazırlıklarının inceden inceye yapılması lazım. Çirkinleşmeden, bayağılaşmadan, insanlıktan uzaklaşmadan, güzellikleri yitirmeden uzlaşalım. Ama yozlaşmadan uzlaşalım.

Sabır, sebat, tevekkül, tefekkür ve tezekkür acilen kalbimizdeki diğer fiillerle yer değişmeli zira zamanımız hızla tükeniyor! Ömer Hayyam ne güzel söylemiş şu dizelerde:

“Bir geldi mi ağır ölüm uykusu

Biter bu dünyanın dedikodusu”

 

Öyle ya dünya kimseye kalmaz!

Muhabbetle Kalınız.

Meryem Aybike Sinan- Haber7

meryemaybike@gmail.com

Yorumlar10

  • emsile 11 yıl önce Şikayet Et
    batılı da hakkı da . yıllardır biliyor ve o ize devam ediyoruz hamdolsun..
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • kelimat 11 yıl önce Şikayet Et
    muhterem mütercim. söylediklerinizin hepsine cevabımız var ancak artık buralarada bu mevzuların münazarası can sıkıcı olmaya başladı. ancak ali şerati hakkında sizin de dediğiniz gibi birçok konuda haddi aşmıştır. kur'anda da haddi aşanlar hakkında ayetler bellidir fazla söze hacet yok sanırım. biz sizi iyi biliriz sizin de bizi iyi bilmenizi temenni ederiz. ancak burada son sözüm şudur ki batılı hak bilip batılın peşinden gidenleri anlıyorum da. hakkı batılı bilip de batılın peşine süluk edenleri sırf muhabbet damarından tarafgirlik edenleri anlayamadım gitti. bu vesile ile sayın ferfecire buradan selam ederim. selam ve hürmetlerimle...
    Cevapla Toplam 7 beğeni
  • emsile 11 yıl önce Şikayet Et
    dilin kemiği yok sevgili translator,. fakat o mübarek kalemi tutan, bilhassa yazan! elin kemiği var da ne oluyor? o da işlem dışı kalıyor..
    Cevapla Toplam 1 beğeni
  • Nesibe 11 yıl önce Şikayet Et
    aslında inançlı insanların inançsızlardan hala bir farkı var meryem hanım... bu tabiri pek doğru bulmadım,bahsettiğiniz inançlı kesim değil,inançlı gözüküp aslında inanmamış,yani müslüman gözüküp teslim olmamış, içinde nifak rüzgarları esen bir kesim ki belki inançsız bir kişiden daha zararlı olabilirler..inanmak soyut bir kavramdır ve kişinin inançlı olup olmadığına kanaat getirebilmemiz için dış giysileri ya da diliyle sarfettikleri yeter delil değildir,çok zaman aldatıcı da olabilir..o yüzden bu ayrımı neye göre yaptınız bilemiyorum fakat ben hala hakiki manada iman eden, teslim olan kişilerin inançsızlardan bir farkı olduğuna inanıyorum..fark yoksa zaten inanç da yoktur..ve sayıları az da olsa hala aramızda güzel insanlar var..aslında translator,meryem hanım en güzel çözüm yolunun eskilerde olduğunu söylemiş,gücünün yetmediği yerde ALLAH'a havale etmek,yine de hayır dua etmek..daha güzeli ne olsun?çözüm yolunu bilen çok ama uygulayan az ve asıl sorun bu..
    Cevapla Toplam 4 beğeni
  • turgut1 11 yıl önce Şikayet Et
    azı dişlerini ardına kadar gösteren tipler. sizler birbirlerinizi sevmedikçe mümin olamazsınız,mümin olmayınca da cennete giremezsiniz..mesele,ayıplayıcı olmak ve kusurları afişe etmek..aslında bir şeylere önce yüreğimizde isyan ederiz,horlarız,aşağılarız sonra dilimizle ve sonra kalemimizle de ilan ederiz.."dini tekelinde sanan azı dişlerini ardına kadar gösteren tipler",bu ifadenin karikatürünü yapın,karşınıza korkunç bir insan çıkar..bu portreleri müslüman hanımlara da yaptılar ve birileri karaçarşaflı birilerini görünce korkup paniğe kapıldığını yazdı..korkularımızın altında yatan gerçeklerden biride aklımızın bir köşesine resmedilmiş portreler değil midir?? bu portlerden dolayı değil midir kuru bir kafa görünce korkarız..bir karikatür "sakallı,azı dişlerine kadar sırıtan,üzerine din kisvesi giyidirilmiş bir müslüman".ilekl görüntü değil mii??müslümanın kusurlarını afişe etmeyi ben doğru bulmuyorum..
    Cevapla Toplam 5 beğeni
Daha fazla yorum görüntüle
Haber7 Mobil Sayfa Banner'ı Kapat